Il Paradiso delle Signore dizisinin Eylül ayında ekranlara dönecek olan 10. sezonunun ilk bölümleri, Enrico karakterinin geçirdiği silahlı saldırı sonrası yaşadığı travmayı ve bunun etrafında şekillenen dramatik gelişmeleri konu alıyor. Enrico, fiziksel olarak ciddi bir şekilde kolundan yaralanmış olsa da, bu durumu ailesinden, özellikle de sevgilisi Marta’dan gizlemeyi tercih ediyor. Dışarıdan sakin, güçlü ve toparlanmış görünen Enrico’nun iç dünyasında fırtınalar kopuyor. Marta’ya gerçekleri söyleyememesi, aralarındaki ilişkiyi derinden sarsıyor ve izleyiciye, aşk ile gurur arasındaki ince çizgiyi derinlemesine sorgulatan bir tablo sunuluyor. Enrico’nun sakladığı bu yarayla birlikte, geçmişte yaşadığı hayal kırıklıkları ve ailesiyle olan mesafeli ilişkisi de yeniden gündeme geliyor. Bu durum, Enrico’nun karakterinde daha önce görmediğimiz kırılgan bir yönün ortaya çıkmasına neden oluyor. Öte yandan yaz boyunca diğer karakterlerin yaşadıkları da bölümler boyunca küçük geri dönüş sahneleriyle aktarılıyor. Adelaide ve Marcello, Fransa’nın göz alıcı sahil kasabası Côte d’Azur’da romantik bir tatil geçirirken, Delia ve Gianlorenzo ise yaz boyunca hem iş hem aşk açısından birbirlerine daha da yakınlaşıyor. Delia’nın Gianlorenzo’nun moda anlayışına duyduğu hayranlık ve birlikte çalıştıkları projelerdeki uyumları, ParadiSo mağazasının yeni sezon hazırlıklarına da yansıyor. Bununla birlikte, yeni karakterler de diziye taze kan getiriyor: Fulvio adında iflas etmiş bir iş insanı mağazanın depo bölümüne çalışmak üzere alınırken, kızı Caterina da yeni bir Venere olarak mağazanın vitrinlerinde boy göstermeye başlıyor. Tüm bu gelişmeler, ParadiSo’da hem iş hem sosyal statü açısından yeni çatışmalara zemin hazırlıyor. Marta ise bir yandan Enrico’nun garip tavırlarının nedenini anlamaya çalışırken, diğer yandan mağazadaki liderliğini sürdürmeye çalışıyor. Ancak Enrico’nun sağlığı hakkındaki sır giderek ağırlaşmakta ve bu sır açığa çıktığında her şeyin alt üst olma ihtimali artmaktadır. İzleyiciye, Enrico’nun sakladığı bu acının sadece fiziksel olmadığını, aynı zamanda duygusal ve psikolojik bir yük olduğunu hissettiren bu bölüm, sezonun geri kalanı için dramatik bir ton belirliyor.